Müşterim saatin arkasındaki şeffaf kapaktan içeri baktı ve balansı kastederek:
— “Bu parça adeta dans ediyor” dedi.
— “Çok güzel benzettiniz. İşte balans denilen bu parçanın dakikadaki dans ritmi, saatin ayarını tayin eder. Aslında zamanı eşit aralıklara bölerek zemberekten gelen gücü kontrol etmektedir” dedim.
Teoride baktığımızda, balansın spirali vasıtası ile gerçekleştirdiği bu salınım ne kadar yüksekse dakiklik o kadar artmalıdır ama pratikte bunu etkileyen başka faktörler de mevcut. Genelde modern mekanik saat mekanizmaları saatte 28.800 salınım veya 4 Hertz ile çalışırlar. Bunun istisnası saatte 36.000 salınım 5 Hertz ile çalışan ünlü Zenith El Primero’dur. Hâlbuki daha eski kalibreli ve büyük mekanizmalı saatlerde, 18.000 ve 21.600 frekanslı mekanizmaların ustalık eseri olmaları ve üstün kalite kontrolleri sayesinde kusursuz çalıştıkları görülmüştür. Burada dikkat edilmesi gereken nokta hızlı frekanslı mekanizmalarda dakikliğe daha kolay ve az çaba ile ulaşılmasıdır.
Şimdi işte bütün bu ritmi, salınımı gerçekleştiren o büyülü balans spiralinden bahsetmek istiyorum. Büyülü dedim çünkü; saatte en az 18.000 ila 36.000 arasında salınım yapacak saç telinden ince bir tel düşünün ki çevre şartlarından ve kolumuzun hareketlerinden minimum düzeyde etkilenecek ve dans ritmini bozmayacak!
İlk spiraller bakır, demir ve çelikten yapıldılar. Hatta altından, paladyumdan olanları da yapıldı. Zaman içinde, nikel, çelik, krom, manganez ve berilyum alaşımlı olanları, çevrenin etkilerinden en az etkilendikleri ve antimanyetik oldukları için tercih edildi ve doğru alaşım Coca Cola’nın formülü gibi stratejik bir ürün olması nedeniyle itina ile saklandı. “Bunun silikondan olanını da yapmışlar. Üstelik hiç de yağlanma gerektirmiyormuş ve dış etkenlerden de daha az etkileniyormuş” diyenlerinizi duyar gibi oluyorum. Doğru, bu teknoloji de var artık ama hala yaygın olarak kullanılanı bu özel alaşımlı metal spirallerdir.
İşte yıllarca bu konuda tekel olan, bugünlerde tahtı biraz sallansa da hala krallığı devam eden ünlü balans spirali yapımcısı Nivarox, böyle stratejik bir ürünü imal ediyor. Almanca “Nicht Variable und Oxydfest “ kelimelerinin baş harflerinden meydana gelen firma isminin tercümesi, “Vasıflarını değiştirmez, okside olmaz”dır. Swatch Grup’un bünyesinde olması nedeniyle birçok İsviçre saat firması, sırf bu spiral için Swatch Grupla iş yapmak zorundadır. Hatta İsviçre Saat Sanayi için çok söylenen bir söz vardır: Kısaca saati “Tik Tak” diye tanımlarsak, bunun Tik’i Swatch Grup sayesinde gerçekleşmektedir. Hal böyle olunca “Kendi balansını yapmak bağımsızlaştırır. Bu, Nivarox’dan bağımsız olmak demektir” düşüncesinden hareket eden bazı İsviçre saat firmaları, kendi balans spirallerini üretmek için çalışmalara başladılar. Bunu yaparken Nivarox’u fazla kızdırmadan sadece bazı yüksek fiyatlı sıra dışı ürünlerinde ve modellerde kendi imalatları spiralleri kullanmaya başladılar.
Rolex, Lange and Söhne, Roger Dubois, Parmagiani, Bovet ve Montblanc. İşte bu sonuncusuna, geçtiğimiz hafta SIHH Cenevre fuarına Montblanc firmasının davetlisi olarak gittiğimde bizzat fabrika ortamında şahit oldum. Gerçekten etkileyiciydi. Yaklaşık 8 gr alaşımdan 1000 adet kadar spiral yapılabildiğini düşünürseniz, olay gözünüzde belki daha iyi canlanacaktır. Özel alaşımlı tel birbiri ardına yapılan özel çektirme, dinlendirme ve yassılaştırma işlemlerinden sonra 0,15 mm enine ve 0,034 mm kalınlığına ulaşıyor. Daha sonra, yaklaşık 1 m uzunluğunda ve +/- 0,5 mikrometrelik bir toleransla spiral hale getirilip bir fıçı içine sarılıyor. Bu fıçılarla beraber fırınlarda ısı tatbik edilerek ve soğutularak spiral hali son şeklini alıyor ve balansa monte işlemine geçiliyor.
Montblanc Villeret fabrikasından Madame Monique Wyssmüller, balans çarkını senkronize ederken…
Sonra ne mi oluyor? Saatinizin ayarına yön verecek bir ritimle balans spiralinin saatinizin ömrü boyunca devam edecek salınımı ve dansı başlıyor.
5628 defa okundu
15,180 total views, 3 views today
Benzer Yazılar