SURİÇİ VE KAYBOLAN BİR İLÇE ‘EMİNÖNÜ’

Eminönü Meydanı’nın eski bir fotoğrafı. Sağda kırmızı çerçeve içine alınmış dört katlı bina ise Tevfik  Aydın Saat’in Eminönü’ndeki ilk mağazasıdır. 

Kuzeyde Haliç, doğuda boğaz, güneyde Marmara tarafından sınırlanan, Fatih’in fethettiği, etrafı Bizans Surları ile çevrili tarihi yarımadaya verilen isimdir “Suriçi”. Fetih’ten sonra Osmanlı İmparatorluğu’nun merkezi burada kurulmuştur. 20 Y.Y. başlarına kadar çok önemli tarihi olaylara tanıklık etmiş, İstanbul’un en eski bölgesidir.

Suriçi, tarih boyunca önemli bir kültür ve ticarete sahne olmuş dünyanın hala yaşayan en canlı alışveriş merkezlerinden biridir. Suriçi’nin ve Eminönü’nün çeşitli merkezlerine dağılmış han ve çarşıların arasında Kapalı Çarşı ve Mısır Çarşısı başta gelir. Haliç’in karşı kıyısı Galata’ya nazaran daha Osmanlı ve muhafazakâr kalmıştır. Osmanlı’nın parlak yıllarıyla gelişmiş ancak çöküş döneminde bu üstünlüğünü Galata’ya, İstanbul’un daha Avrupai ve modern kısmına kaptırmıştır.

vehbi_eminonu1900-k

 

İşte Suriçi’nin büyük bölümünü oluşturan Sirkeci, Bahçekapı, Cağaloğlu, Sultanahmet, Süleymaniye, Cemberlitaş, Çarşıkapı, Beyazıt, Laleli, Kadırga, Gedikpaşa, Kumkapı,     Çatladıkapı, Mahmutpaşa gibi gerçek İstanbul semtlerinin ilçesi olan Eminönü, bu kadar merkezi ve önemli bir konumdadır.

1935 yılında 100.933, 1955 yılında ise 146.933 kişinin ikamet ettiği Eminönü, o yıllara göre İstanbul’un önemli bir yerleşim yeriydi. Yıllar içinde İstanbul’un nüfusu artmış ancak Eminönü’de ikamet eden bir hayli azalmıştır. 2007 yılında nüfus sadece 32.557 kişiye düşünce bu tarihi, kültürel ve ticari merkez, geceleri sadece turistik otel müşterilerinin yaşadığı, gündüzleri ise milyonların çalıştığı ve ziyaret ettiği bir semt haline dönüşmüştür. Neticede ne yazık ki; 2008 yılında Fatih ilçesine bağlanmasıyla, ‘Eminönü’ ilçesi tarihe gömülmüştür.
ahmet_gullu_eski_galata
Nerden çıktı şimdi bu Eminönü demeyin. Benim ve firmamın yılları bu semtte geçti. Her işimi bu semtte daha çabuk ve daha ekonomik olarak hallettim. Doğruyu ve yanlışı bu kadar yan yana bu semtte izledim. Küçük esnafı, gerçek tüccarı ve ticaretin ne olduğunu burada gözlemledim.
Dünden bugüne Tevfik Aydın Saat Eminönü mağazaları

Pazarola’, ‘Bereket versin’, ‘Rastgele’, ‘Siftah senden, bereket Allah’tan’, ‘Ömrüne bereket’ gibi yürekten söylenince çok anlam ifade eden gerçek müşteri ve esnaf dialoğunu da burada öğrendim. Alışverişin sadece mal alıp satmak olmadığına, keyif alınmadığı zaman bir şeylerin eksik kaldığına ve esnafın bugün gelişen iletişim ve satış teknikleriyle ancak keyif alarak ve satarak baş edebileceğine inandım.
Dünyada eşi benzeri olmayan bu ticari, tarihi ve kültürel yerleşim yerinin bütün olumsuz koşullara rağmen hala yaşadığına, iyi yönde değişim geçireceğine ve bir gün eski ‘Eminönü’ ilçe isminin özel bir statüyle, İstanbul’un en eski merkezi ve kültürel yerleşim yeri olarak yeniden kullanılacağına inanıyorum.
Görsel Kaynaklar: wowturkey.com 

593 defa okundu

5,726 total views, 1 views today

Bir cevap yazın